"Benimle aynı düşüncede olmayan insan düşman değildir; Sadece benimle aynı düşüncede olmayan başka bir insandır." (Alıntı)

FİKİR KENTİ - Son Eklenenler ...

Sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sağlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Temmuz 2008 Perşembe

SAĞLIK : Tabiat Eczanesi (Faydalı Bilgiler)

Tabiat bir eczane gibidir. Tahil, sebze veya meyvelerde bulunan cesitli maddeler, vitaminler, depresyondan tansiyona bircok hastaliga iyi geliyor. Sanliurfa'nin aci pul biberinin cilde yararli, teni guzellestiren maddeler icerdigini, ilacta aspirin neyse, yiyecekler icinde elmanin da ayni ozelligi tasidiginin belirtildigi, Londra Universitesi uzmanlarinin hazirladigi 'Dogal Savas Programi'nda hangi hastaliga karsi neler yemeniz gerektigi anlatilirken, bazi yiyeceklerin tasidigi ozellikler soyle ifade ediliyor:

Satsuma (Kucuk portakal): Icerdigi folik asit ve C vitamini sayesinde oksurugu ve kanli tukurmeyi keser. Ayrica kan pihtilasmasina karsi en etkin dogal yiyecek oldugu icin ileri yaslarda felc veya kalp krizi riskini de azaltir.

Tarcin: Yemeklere girmis olabilecek E-coli bakterisinin vucutta yayilmasini onler. Midenin duzenli calismasina etki eder. Kusmayi engeller. Hatta bal veya limon suyuyla birlikte alindiginda bogazdaki yanmalari keser.

Hardal: Icindeki singrin maddesi, midenin gaz cikarmasina yardimci olur. Sindirim sistemini duzenler, mide agrilarini giderir. En fazla bir cay kasigi alinmalidir.

Nane: Icerdigi mentol, midenin normallesmesini saglar. Vucuda giren grip mikrobuna karsi savastigi gibi, ileri yaslarda ulsere yakalanma riskini de azaltir. Nane cayi, bas agrisi, grip, stres gibi hastaliklarin yani sira mide yanmasina da birebirdir.

Avokado: Sindirimi cok rahat olan bu meyve ozellikle yeni dogmus bebeklerin ilk mamasi olarak tavsiye ediliyor. Icerdigi E vitamini kalbe iyi gelir, yuksek potasyum dinc tutar ve insani depresyona sokan uyusukluluk ve rahatligi atar. Vucudun kolesterol oranini ayarlar. Teninizin surekli hucre yenilemesini saglar (Zayiflamak isteyenler dikkat: Yag orani bir cikolata kadar yuksek olan avokadoyu yememenizi oneririz).

Cikolata: Sutlu cikolatalari tercih edin. Cunku icerdigi kakao yagi, magnezyum, E vitamini beynin kendisini yenilemesine ve psIkolojik rahatlik saglamasina yardimci olur. Migreni olanlar cikolatadan uzak durmalidir.

Patates: Orta boy bir patates, bir insanin bir gun icinde almasi gereken C vitaminini icerir. Beyindeki serotonin adli kimyasal maddenin kendisini yenilemesini saglar.

Idrad yollari,alerji,basur,karin agrisi,karaciger

Nane: Idrar sokturucu ozellige sahiptir. Icerdigi mentol, midenin normal fonksiyonunu gormesini saglar. Vucuda giren grip mikrobuna karsi savastigi gibi, ileri yaslarda ulsere yakalanma riskini de azaltir. Sabahlari mide bulantisini keser. Nane cayi, bas agrisi, stres gibi hastaliklarin yani sira mide yanmasina da birebirdir. Ancak nane cayini ac karnina degil, tok karnina iciniz.

Elma: Icindeki C vitamini ve pektin oldukca faydalidir. Kolesterolu dusurur, sindirim sistemini duzenler, idrar ve hacet yollarindaki sorunlari giderir.

Kepekli ekmek: B 3 vitamini, demir, potasyum ve folik asit icerir. Cok fazlasi idrar yollarina zarar verirken, gunde 2 dilim yemek iyi gelir.

Kayisi: Icindeki betakarotene adli madde, hucrelere saldiran molekulleri kontrol altina alarak, kanseri onler. Icerdigi kalsiyum ve magnezyum, girtlak yanmalarini engeller. Kuru kayisiya renginin bozulmamasi icin eklenen sulfur dioksit, astim gibi alerjilere iyi gelir.

Hindistan cevizi: Icerdigi myristin adli madde kusmayi engeller, basur tedavisinde birebirdir. Ancak fazlasi basur icin tehlikelidir.

Papatya cayi: Bagirsak yollarinda toplanan gazi cikartir, sindirim sistemini duzenler, mide agrisini keser.

Enginar: Cynarine adli madde sayesinde en sert yiyeceklerin dahi sindirimine yardimci olur. Karaciger hastalarinin yani sira romatizma, artirit ve gut hastaligina yakalananlarla, hamilelere siddetle tavsiye ederiz.

Meyan koku: Dunya uzerinde bircok kabile yuzyillardir ulser, artirit, bronsit ve karaciger rahatsizliklarina karsi meyan kokunu "dogal ilac" olarak kullanir. Adrenalini yukseltir, stresi engeller, kan basincini dusurur.

Zerdecal: Karaciger rahatsizliklarinin yani sira sindirime de yardimci olur.

Dis,tansiyon,sindirim

Ekmek: Sekerli yiyecek yenildiginde, icindeki asitler dislere her 20 dakikada bir saldirir. Ekmek, disleri korur. Gun boyunca 6 ila 11 dilim ekmek yiyin.

Meyve: (Her cesit) Gunde 2 ila 4 ogun meyve tuketin.

Sebze: (Her cesit) Gunde 3 ila 5 ogun tuketin.

Yogurt veya beyaz peynir: Eger yemekler arasi atistirirken dis sagliginizi dusunuyorsaniz, kalsiyum deposu olan bu iki yiyecegi tercih edin.

Muz: Yuksek miktarda karbonhidrat icerir. Zengin bir potasyum kaynagidir. Bu mineral, kalbin duzenli olarak calismasini ve tansiyonun duzenli olmasini saglar.

Rezene: Icerdigi potasyum sayesinde tansiyonu duzenler. Saglikli kan hucreleri icin gerekli olan folik asidi de bol miktarda bulundurur. Rezene cayi sindirim icin iyidir.

Tahil: Kan damarlarini gevseten ve rahatlatan bir tur fotosentez kimyasal maddesi icerir. Bu sayede kanin damarlardan daha rahat gecmesini saglar. Tahil yemek, sebzelere oranla vucutta daha fazla kalori yakilmasini saglar. Kalorinin azalmasi tansiyonu duzenler.

Un: Yapildigi tahilin besin degerlerini icerir. B vitaminleri, E vitamini, demir ve magnezyum acisindan oldukca zengindir.

Karaciger: Saglikli bir bagisIklik sistemi, cilt ve keskin gozler icin gerekli olan A vitamini acisindan zengindir.Kucuk bir porsiyonu gunluk A vitamini ve demirle aylik B12 vitamini ihtiyacini giderir.

Arpa: Icerdigi kalsiyum ve potasyum gibi minerallerle B vitamini vucuda direnc kazandirir. Ayrica ABD'deki bir arastirma, 6 ay boyunca her gun arpa urunu seylerin yenmesinin kolesterol oranini yuzde 15 dusurdugunu ispatladi.

Yogurt: Gunde 150 gram yogurt, vucudun bir gunluk kalsiyum ihtiyacini karsilar. Yogurttaki potasyum, kan basinci ve kalp atislarini duzenler. Midenin yiyecekleri duzenli olarak ogutmesini saglar.

Kilo kaybi ve menepoz

Cikolatali puding: Bu sayede vucuttaki kan, istedigi protein ve mineralleri alir. Ingiliz Saglik Bakanligi, kilo kaybi yasayanlarin gunde 3 kez 1 hafta boyunca puding yemesini tavsiye ediyor.

Peynir: 100 graminda 78 kalori bulunuyor.

Yumurta: Gunde 2 yumurta, kadinlarin gunluk protein ihtiyacinin dortte birini, erkegin ise beste birini karsilar. A, D, E ve B vitaminleri iceren yumurtadaki selenyum maddesi, bebeklerde sindirim sorunlarini cozer, yetiskinleri de kansere karsi korur.

Dondurma: Gunde 2 top vanilyali dondurma yemek, insan vucudunun gunluk protein ihtiyacinin yuzde 20'sini karsilar.

Salam: B vitamini, demir, sodyum ve potasyum deposudur.

Nohut: Sebze hormonu "fitoostrojen" icerir. Bunlar ostrojenin vucuttaki etkilerini dengeler ve menopozun yol actigi etkilere karsi korur. Sebze proteininin en zengin kaynaklarindan birisidir.

Kola: Kafein vucudun yorgunlugunu alir ve konsantrasyonu saglar.

Uzum: Icerdigi "elajik" asit sayesinde menopozun sebep oldugu kemik erimesine karsi korur. Kandaki ostrojen seviyesini yukselterek de menopoz semptomlarini en aza indirir.

Kuru erik: Sadece iki-uc adet yemek dahi vucudun ihtiyaci olan antioksidanlari karsilar. Idrar yollari kaslarini rahatlatir. Bu da kolon kanserine karsi korur. Demir, A vitamini, B6 vitamini ve potasyum icerir. Icerdigi yuksek orandaki bor minerali sayesinde menopoz donemindeki kadinlarda ostrojen seviyesini dengede tutar.

Tatli patates: Adrenal salgilayan bezleri guclendirerek vucuda enerji saglar. Fosfor, magnezyum, kalsiyum, C vitamini, potasyum ve folik asit icerir.

Romatizma,sistit,kansizlik,idrar ve bobrek rahatsizliklari icin

Enginar: Vucuttaki zehiri atma etkisi sayesinde basta romatizma olmak uzere gut hastaligi ve eklem yanmasina karsi birebirdir. Folik asit ve potasyum kemikleri guclendirir.

Domates: C vitamini boldur.

Tahil: Icerdigi dogal kimyasallar, romatizmanin yol actigi eklem yanmalari ve romatizmal agrilari hafifletir.

Kekik: Timol ad.Hna da birebirdir.

Avokado: Sindirimi cok rahat olan bu meyve i verilen bir tur dogal yag, vucuttaki diger yaglarin parcalanmalarini saglar. Kekik yagi banyoda suruldugu zaman romatizma agrilarini buyuk oranda azaltir.

Zencefil: Kan damarlarini genisletip dolasimsi arttirarak romatizma agrilarini ve yanmalari yok eder.

Kuskonmaz: Folik asit, C ve E vitaminleri icerir. Yenilen besinlerin vucuttaki zehirli kalintilarini atmayi saglar.

Karaciger ve bobreklerin calismasini kolaylastirir, destekler. Bu sebeple doktorlar, sistit hastalarinin mutlaka kuskonmaz yemeleri gerektigini soyluyor.

Hurma: Turune gore degisse de hurmalarin bircogu yuksek oranda demir icerir. Besin degeri yuksek ve onemli bir enerji kaynagidirlar. Dogal mushil etkisine sahiptir. Kurutulmus olanlarina gore daha yuksek oranda su ve daha dusuk kalori icerir.

Pancar: Bobrekleri calistirir. Onemli bir potasyum kaynagidir. Vucuttaki tuz oranini dengeler. Bu sayede bobrekler ve idrar yollarinin calismasini destekler.

Kavun: Orta boy bir kavunun yarisi, gunluk C vitamini ihtiyacini tamamen karsilar. A vitamini ve betakaroten icerir. Bunlar antioksidan, yani vucudu temizleyici etkiye sahiptir. Bobrekleri rahatlatir. Yuksek miktarda su ve dusuk miktarda kalori icerir.

Diyabet,bas agrisi ve vucudun su tutmasinda

Kuru fasulye: Lif acisindan zengin bir besindir. Bu da diyabet riskini buyuk oranda azaltir. Icerdigi karbonhidratlari vucudun sekere donusturmesi uzun surer.

Mercimek: B vitamini, demir, kalsiyum, potasyum, fosfor ve magnezyum icerir. Cozunebilir lif icermesi sayesinde kandaki kolesterol oranini dusurur. Bu sebeple diyabet ve kalp hastalari icin kacinilmaz bir besindir.

Nane: Nane cayi bas agrilarini dindirmek icin birebirdir. Icerdigi mentol ve mentol dogal yaglari sayesinde mideyi rahatlatma etkisine de sahiptir.

Biberiye: Kimyasal icerikleri sayesinde dogal bir agri kesici gorevi gorur.

Cikolata: Dogal anti-depresan ozelligi vardir. Cikolata magnezyum ve demir icerir. Sinirleri gevsetici ozelligi sayesinde bas agrisini dindirir.

Kus uzumu: 100 grami gunluk C vitamini ihtiyacinin tam 3 katini karsilar. Antibakteriyel ve yanmayi onleyici etkileri vardir. Zengin potasyum ve dusuk tuz icerigi, dehidratasyonu olanlar icin onemli bir dogal ilactir.

Kabak: 100 gram kabak gunluk folik asit ihtiyacinin 4'te birini karsilar. Yuksek orandaki potasyum sivi-tuz dengesini saglar.

Tahil: Idrar yollarini acici, calistirici ve rahatlatici etkileri sayesinde dehidratasyonu rahatsizligi bulunanlarin mutlaka yemeleri gerekir. Mideyi rahatlatici ozelligi vardir.

Mide,gut,adet sancisi icin

Tarcin: Mide yanmalarini ve kusma hissini alir.

Hindistan cevizi: Sutlu iceceklere eklendigi zaman mideyi gevsetici ve gazini alici bir etki olusturur. Mide bulantilarini onler.

Lahana: Mayalanma sirasinda laktik asit uretir. Bu da sindirim sistemindeki zararli bakterileri oldurerek sindirime yardimci olur.

Hamsi: Omega-3 yagi acisindan cok zengindir. Kolesterol seviyesini dusurur. Kanin pihtilasmasini onleyerek damar tikanikligi, kalp krizi ve dolayisiyla da felc gecirme riskini dusurur. Haftada en az 1 kez yemek gerekir. Kalp hastalari icin bu miktar haftada 3-4 porsiyon olmalidir.

Muz: Icerdigi yuksek oranda B6 vitamini sayesinde kadinlarin adet donemi sancilarini buyuk oranda azaltir.
Dogal bir agri kesici gibidir.

Tarcin: Koli basilinin uremesini onler. Limon cayina balla birlikte eklenerek icildiginde hem nezlenin yol actigi bogaz agrilarina hem de adet donemi sancilarina iyi gelir.

Enginar: Bol miktarda folik asit ve potasyum icerir. Dusuk yag orani, sindirimi kolaylastirici etkisi, antioksidan ozellikleri sayesinde anne adayi ve bebegin sagligina onemli faydalari vardir.

Bogurtlen: E vitamini icerir. Vucuttaki zararli besin atiklarinin temizlenmesini saglar. C vitamini boldur. Cenini korur.

Colyak,felc,astim,artirit,stres,ulser,kemik erimesinde

Kestane: Onemli bir enerji kaynagidir. Kolayca sindirilebilir. Colyak hastalari icin bugday icermeyen un kaynagi olabilir. E ve B6 vitaminleri icerir. Yag oranlari dusuktur.

Turuncgiller: C vitamini zengini turuncgiller icerdikleri flavonoid adli antioksidanlar sayesinde atardamarlarin, kalbin zarar gormesini onluyor. Portakal, icerdigi folik asit, kalp dostu potasyum ve kalsiyum sayesinde saglikli alyuvar hucrelerinin cogalmasina yol aciyor.

Sogan: Sarimsakla birlikte enfeksiyonlarla mucadele eder. Kukurt bilesimleri, atardamarlarin zarar gormesini onler. Sogan kemik erimesine de iyi geliyor.

Enginar: Enginarin en buyuk ozelligi, toksinleri temizleme yetenegidir. Bu sebeple artirit ve romatizmasi olan hastalara ozellikle tavsiye ediliyor. Cynarine adli madde, karaciger ve safra kesesinin rahatsizlanmasini engelliyor.

Meyan koku: Antivirus etkisi vardir. Karacigeri korur. Adrenalin salgilanmasini dengeler. Stresle basa cikabilmek icin gerekli olan kortizol hormonunu salgilatir.

Lahana: Ulseri olan kisiler icin tonik, yani mideyi temizleyici etki dogurur. Yuksek oranda C vitamini icerir.

Kirmizi lahana: vucutta antioksidan ozellige sahip A vitamini icerir. Kanseri onleyici etkiye sahiptir. Cig olarak salatalara katilmasi tavsiye edilir.

Kayisi: Yuksek oranda kalsiyum ve magnezyum icerir.

Sut: Kalsiyum, protein, B2-A-E-D vitaminleri, folik asit, fosfor ve demir kaynagidir. Kalsiyum, D vitamini ve fosfor ile birlikte kemikleri ve disleri guclendirmek icin calisir. Bunlarin eksIkligi kemikleri eritir.

Arac tutmasi,cilt sorunlari,laktoz dayaniksizligi ve goz icin

Zencefil: Sindirime yardimci olur. Mide bulantisini giderir. Enerjinizi arttirir. Seyahatin ve otomobilde uzun sure gitmenin yol actigi bulanti ve rahatsizliklari azaltir.

Papatya: Cay olarak icildiginde sindirime yardimci olur, karin agrilarini dindirir. Sicak bir banyonun ardindan hazirlanacak papatya cayi torbalari, egzamanin sebep oldugu kasinti ve yanmalari alir.

Aci pul biber: Portakaldan 3 kat daha fazla oranda C vitamini icerir. Capsantin adli kimyasal madde zona hastaliginin sebep oldugu agrilari dindirmek icin yapilan kremlerde kullanilir.

Portakal suyu: Bir bardak portakal suyu gunluk C vitamini ihtiyacinin tamamini karsilar. Icindeki potasyum vucudun su dengesini korur; cildin kurumasini, kirisIkliklarin meydana gelmesini onler.

Portakal yagi: Susam yagiyla karistirilarak kullanildiginda iyi bir cilt yagi elde edilir.Ayrica, selulitli bolgelere portakal yagiyla masaj yapilmasi tavsiye edilir.

Badem: Yuksek oranda kalsiyum, magnezyum, potasyum, fosfor, E vitamini, B2 vitamini, antioksidan icerir. Bu sebeple, laktoz (sut sekeri) dayaniksizligi bulunan ve gunluk gidalar yiyemeyen kisiler icin badem ideal bir besin kaynagidir.

Misir: Zeaksantin adli bir bitkisel bilesim icerir. Bu madde, yasa bagli olarak gelisen gorme bozukluklarini azaltir.

Ispanak: Antioksidan ozelligi tasiyan A vitaminine donusen betakaroten icerir. Saglikli gozler icin gereklidir.Katarakt ve diger goz tabakalarinin bozulmasina karsi lutein maddesi de icerir. Pisirdikten sonra hemen tuketin, beklemesi halinde, icindeki yararli maddeler toksIk maddelere donusebilir.

Kalp rahatsizliklarinda

Bezelye: Haftada 10 porsiyon domatesli bezelye yemegi yiyen bir erkegin, yemeyene oranla prostat kanserine yakalanma riski yuzde 35 daha az. B vitamini ve protein deposu olan bezelye, kalp icin de cok onemli.

Kepekli Ekmek: Kalp hastaliklariyla bagirsak kanseri icin faydalidir. Gunde 12 gramdan fazlasi kisiye gore zararli olabilir.

Kiraz: 100 graminda 40 kalori bulunuyor. Icerdigi ellegic asit, vucudu kansere karsi korurken, kiraz kalp damarlarindaki normal bir kan dolasimini saglar. Cok kiraz yenmesi, gut hastaligina yakalanma riskini de dusurur. Gunde 20 kiraz yemek 1 aspirin yerine geciyor.

Cikolata: E vitamini, magnezyum ve demir, kalp hastaliklarina yakalanma riskini dusurur. Gunde en fazla 1 cikolata yiyin.

Elma: Gunde 5 adet yiyin.

Misir Gevregi: Gunde 1 tabak yeterli.

Salatalik: Diyet yapanlarin en buyuk yardimcisi olan salatalik, kolesterolu dusurur. Kalbi guclendirir. Unutmadan ekleyelim. Salatayi soymadan yiyin. Cunku kalbi kuvvetlendiren madde, kabuguyla derisi arasinda bulunuyor.

Yumurta: Tum yiyecekler icinde en kaliteli proteini icerir. En onemli ozelligi, kolesterol oranini duzenleyen lesitin maddesi icermesi. Tavada az yagda pisirilmis yumurtayi tavsiye ederiz.

Sarimsak: Mutfaginizdan eksIk etmeyin. En az bin dogal tedavide kullanan sarimsak, sindirim sisteminden, kansere, kan dolasimindan kalp hastaliklarina kadar her seye yarali. Ancak hamileler dikkat olmali. Asiri sarimsak da kalp yanmalari ve carpintilarina yol acar. Gunde bir dis yeter.

Humus: E vitamini zengini humus, kanda kolesterol oranini da ayarlar.

Kavun: Bir kavunun yarisi, insan vucudunun gunluk C vitamininin ihtiyacinin tamamini, A vitaminin de yuzde 15'ini karsilar. Kavun, kalp ve bobrek hastalarinin diyetlerinde sIkca kullanilan bir meyvedir.

Sut :Tam bir kalsiyum, protein, folik asit, A, E ve D vitaminleriyle fosfor deposu. Cocuk ve genc ve hamilelerin gunde en az yarim litre sut icmesi tavsiye ediliyor.

Seftali: Bir seftali, gunluk C vitamini ihtiyacinizin yarisini karsilar. Sindirimi kolay olan meyvenin koyu renklilerini tercih edin. Cunku kabuguna renk veren betakarotene maddesi, kalp ve kansere karsi faydalidir.

Pirinc: E ve B12 disinda tum B vitaminleri ve potasyum icerir. Ozellikle kolon ve bagirsak kanserlerine karsi faydalidir. Kolesterolu dusurdugunden kalbe iyi gelir.

Tuz: Vucuttaki kan dolasimini ve sinir sistemini duzenler. Mide kanseri, kemik erimesi, kalp sorunlarina birebirdir. Ingiliz Saglik Bakanligi, halkina gunde 9 gram tuzun kafi oldugunu, asirisinin vucuda zarar verecegini acikladi.

Cay: Gunde 2 bardak icilen cayla, 4 elma, 5 sogan, 7 portakal yemis gibi kalp dostu antioksidan madde almis olursunuz. Ingilizler, ozellikle cocuklarin haftada en az 6 bardak sutlu cay icmesini oneriyor.

Ton Baligi: Kolesterol ve tansiyonu duzenler. Anemi hastaligina karsi D ve B12 vitamini icerir. Bircok kansere karsi vucudu icerdigi nikotinik asitle korur. Bir konserve ton baligi, vucudun D vitamini ihtiyacinin tamamini karsiliyor.

Hindi Eti: 125 grami, vucudun gunluk folik asit ihtiyacini karsilar. Folik asit, kan hucrelerinin yenilenmesine yardimci olur.

Karpuz: Bir dilimiyle, gunluk C vitamini ihtiyacinizin yuzde 80'ini karsilarsiniz. Icerdigi potasyum, kan dolasimini saglar.

Kanser hastaligina karsi

Kayisi: Antioksidan olan betakaroten acisindan zengindir. Hucrelere ve dokulara zarar veren molekullerin etkisini ortadan kaldirarak kansere karsi koruyucu etkisi vardir. Lifli oldugu icin bagirsaklari koruyucudur.

Tahillar: Arpa, misir, bugday, yulaf gibi tahillar B ve E vitamini, potasyum ve kalsiyum icerir. Kanserojen maddelerin vucuttan atilmasi surecini hizlandirir. Tahil agirlikli bir beslenme rejimi, bagirsak kanseri riskini yari yariya azaltiyor.

Fasulye: Fasulye, C vitamini ve betakaroten gibi kalp hastaligi ve kanseri onleyen antioksidanlar acisindan zengindir. B vitamini de cinsiyet hormonlarini kuvvetlendirir.

Pancar: Demir ve folik asit acisindan zengin olan pancar, eski cagladan beri kan hastaliklarinin tedavisinde kullanilmaktadir. Amerikali uzmanlar, pancar suyunun sarilik tedavisinde de etkili oldugunu belirtiyor.

Lahana: Kanserli hucrelerin cogalmasini onleyen kroten maddesi icerir.

Havuc: Tam 40 arastirma, havuc tuketimi arttikca kanser riskinin azaldigini ortaya koymustur. Bunun temel sebebi betakaroten, C ve E vitaminleri gibi antioksidanlar acisindan zengin olusudur.

Nohut: Yag duzeyi dusuk olan ve kolesterol icermeyen nohut kalsiyum, magnezyum, fosfor, potasyum, bakir, manganez, betakaroten ve folik asit acisindan zengindir. Gogus kanserine karsi korur.

Incir: Potasyum, demir ve kalsiyum icerir. Sindirim sistemine yardimci olur. Eski caglarda kanserli hucrelerin tedavisinde kullanilan incir, modern tip tarafindan da kansere karsi koruyucu olarak oneriliyor.

Findik: Kalp krizine karsi koruyucu olan E vitamini acisindan en zengin besinlerin basinda gelir. Her gun yenilen bir avuc findik kansere ve kirisIkliklara karsi koruyucudur.

Zeytinyagi: Icindeki omega yag asitleri, kandaki kolesterol duzeyini dengede tutar. Antioksidan ozelligi olan E vitamini acisindan da zengindir. Bu sayede kalp krizi, felc, kanser ve erken yaslanmaya karsi beyni koruyucu etkiye sahiptir.

Sogan: BagisIklik sistemini guclendirir. Icerdigi allicin ve sulfur, mide ve bagirsak kanserine karsi koruyucu etkiye sahiptir. Son arastirmalar kemik erimesine karsi, peynir ve sutten daha etkili oldugunu gostermistir.

Cilek: Kolesterol duzeyini dusurur ve sindirim sistemini duzenler. Ellegic asit adi verilen kansersavan bir maddeyi de icerir.

Domates: Likopen acisindan zengin ender bitkilerden biridir. Likopen, pankreas gibi cesitli kanser hastaliklarini onleme konusunda hayati onemdedir. C vitamini acisindan zengindir ve bagisIklik sistemini kuvvetlendirir. Lifli bir besin olmasi da bagirsak kanseri riskini azaltir.

Not: Bu metindeki Turkce karakterler www.TurkceKarakter.com sitesinde en yakin karsiliklarina cevrilmistir.

(İnterNetDen)

20 Mayıs 2008 Salı

GENEL : ORGANİK TARIM Eski Tatları Arama Sevdası...

Başlık : Eski Tatları Arama Sevdasıyla ORGANİK TARIM

Yazar : Muavviz AYVAZ 18.Sayı (Nisan - Haziran 2008) Konu : Organik Tarım



Organik ürünlerin faydaları, zirai ilaçların zararları konusunda neredeyse konuşmadığımız gün yok gibi. Şikayetlerimizi bir bir sıralasak liste uzayıp gider. Kışın seralarda üretilen yazlık meyve sebzelerin doğal olmadığından, sebzelerin eski güzel tatlarının artık kalmadığından, üretimin hormon ile yapıldığından her zaman şikayet eder olduk. Bir çiftçi olan Ali Yener bey bile eski tatları arar olmuş. Köyde yaşamasına rağmen sentetik gübrelerin zararları, sebze-meyve tatlarının olması gerekenden farklı hale gelmesi onu yeni arayışlara itmiş.

Önceden de çiftçilik yapan Ali Bey “eski tatları aramak sevdası ile organik tarım işine girerek artık zirai ilaçları kullanmayacağım demiş bir gün ve organik tarım yapmaya başlamış. Kendisi, 2000 yılından beri organik fındık, bal ve kivi üretimi yapıyor. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk sertfikalı organik kivi üreticisi. Ürünlerini Şişli Feriköy organik ürün pazarında, Bursa’da ve internet üzerinden satıyor. Üretimini Zonguldak, Alaplı Ilçesi, Bölücek köyünde, 300 dönümlük arazide gerçekleştiriyor. Türkiye’de 2006 yılına kadar organik kivi üretilmediğini söylüyor. Ilk organik soya fasülyesini de Ali Bey üretmiş. O yüzden kat edeceğimiz çok yol var diyor. Kendisine biraz da organik bal dan bahseder misiniz diyoruz.

“Organik arıcılık bitkisel üretimden daha zor. Öncelikle kovanlar boyasız olmalı. Arılar balmumunu kendisi yapmalı. Arı bitini öldürmek için organik menşeli formik asit kullanılıyor. Arı biti bir parazit olduğundan arının kanını emiyor. Bit arının yavrularına önceden nüfuz ederek, yavrunun sakat doğumuna neden oluyor. Arılar kanatsız, ayaksız doğuyor. Sakat doğan tüm yavrular kovandan dışarı atıldığından, geriden yeni nesil gelmiyor. O yüzden önemli bir hastalıkla bile doğal bir ilaçla başa çıkmak zorundasınız organik arıcılıkta.”

Organik arıcılık yapılan sahanın özelliği ise yarı çapı 3 km olan bir alanda zirai ilaçlı tarım (konvansiyonel) yapılmaması imiş. “Bu alanları bulmak oldukça zor” diyor Ali bey. Yılda yaklaşık 2 ton organik kestane balı üretiyor. Ayrıca çilek, kiraz, elma ve nar üretimi için sertifika alma çalışmalarının olduğunu söylüyor. Organik fındık üretiminin ise yılda yaklaşık 4 ton olduğunu belirtiyor. “Biz çevre için bir şeyler yapacak isek kırsal bölgelerden başlamalıyız. Kirlenme kırsal dan başlıyor” diyor Ali Yener bey ve ekliyor. “Organik tarım konusunda elimden gelen her türlü yardımı yapmaya hazırım. Ne dersiniz artık eski tatlı meyve-sebzeleri yeme zamanımız gelmedi mi?”

( Buradan CopyPaste/KopyalaYapıştır Yapılmıştır.)


GENEL : GDO Genetiği Değiştirilmiş Gıdalar...

Genetiği Değiştirilmiş Gıdalar


Yazar : Yrd.Doc.Dr.Rıdvan KETE Sayı : 8.sayı (Ekim - Aralık 2005) Konu : Kimyasal

İnsan yaşamının geleceği bir ölçüde biyolojik konular hakkında bilinçlenmeye ve duyarlılığa dayanmaktadır. Gelecekte insanların günümüzden daha rahat, sağlıklı, uzun ömürlü yaşayabilmeleri için çevre imkanlarını teknoloji ile geliştirmesi gerekmektedir. Böylece biyoteknoloji ortaya çıkmaktadır.

Bir mal veya hizmet üretmek için canlı organizmalardan yararlanma teknolojisi “Biyoteknoloji” olarak tanımlanmaktadır. Yoğurt, peynir, sirke üretimi biyoteknolojinin insanlık tarihinde ilk adımlarıdır.

21. yüzyıldaki gen teknolojisi gelişmeleri biyoteknolojinin günümüzde insan yaşamının her alanını doğrudan veya dolaylı şekilde etkilediğini göstermektedir.

Neden Genetik Yapı Değiştiriliyor?

Çeşitli araştırmacılar tarafından; ürünlerde verimliliği sağlama, böceklere karşı dayanıklılık oluşturma veya piyasada uzun süre dayanıklılığı arttırma amacıyla biyoteknolojiden faydalanıldığı belirtilmektedir. Fakat ekonomik yönden getiri sağlamak temel faktör olarak görülmektedir. Bu amaçla özellikle domates, patates, mısır, kavun, soya, pamuk gibi bitkilerde genetik değişiklikler yapılmaktadır. Bu teknoloji laboratuvarla endüstriyel üretime geçişi hızlandırmıştır.

Genetik değişikliğe uğratılmış (gen aktarılmış) mikroorganizmalar, bitkiler, hayvanlar, klonlanmış canlılar gibi farklı ürünler toplumun kullanımına sunulmaktadır. Bu çalışmalarda biyogüvenlik koşullarını hiç aksatmadan doğaya ve topluma zarar vermeyecek bir biyoteknoloji gereklidir.

Bitkilerdeki gen sayısının insanlardan çok fazla olduğu bilinmektedir. Bu kadar çok genin kontrolunu sağlayan mükemmel bir gen dizilişi vardır. Bu düzenli sistem içine gen naklinin sistemi hangi noktalarda nasıl etkileyeceği meçhuldür.

Genetiği Değiştirilmiş Organizma Nedir?

Her canlının, kendine özgü gen dizilişlerinin oluşturduğu bir kalıtsal yapısı vardır. Canlı yaşamına ait bütün bilgiler genler şeklinde dizilerek DNA yapısında yer almaktadır. Gen teknolojisi ile DNA içine bir yabancı gen yerleştirilir. Bu bağlamda canlılara ait bu yapının gen dizilişinin, herhangi bir nedenle doğal yapısında bulunmayan başka karakter oluşturması şeklinde elde edilen canlı yapılara "Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar" (GDO) denilmektedir. Soya, mısır, patates gibi ürünlerin zararlılarına karşı, öldürücü genler nakledilerek ürün korunmaya çalışılmaktadır. Bu genler zehirli proteinler üretmektedir. Bunları yiyen böcekler ve kuşlar ölmektedir. Bu da ekolojik dengeyi olumsuz etkilemektedir.

Genetik Yapı Değişikliğinin Etkileri

Canavar gıdalar, Frankeştayn gıdalar olarak da isimlendirilen genetik yapısı değiştirilmiş ürünler Türkiye’de geniş çaplı pazar bulmaktadır. Yıldız Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Şeminur Topal bitkilerdeki genetik yapı değişikliğinin beslenme ile insan organizmasına aynen taşındığını belirtmektedir. Değişiklik geni genellikle antibiyotiğe dayanıklılık genine bağlanarak taşınmaktadır. Buna bağlı olarak Alzhaimer ve Deli Dana hastalığı artışının bu tip değişikliğe bağlı olduğu belirtilmektedir. Gen transferinin gerçekleşmesi, tanımlayıcı gen olarak antibiyotik direnç geni aracılığıyla kontrol edilmektedir. Aktarılacak gen, ilgili canlı DNA’sından alınıp, taşıyıcı aracılığı ile birlikte gene aktarılıyor. Böylece bu taşıyıcı mikroorganizmalara geçerek bu bakterilerin oluşturduğu enfeksiyonların kontrol altına alınmasını güçleştiriyor ve antibiyotiklere karşı insanda dirençsizlik meydana getiriyor. Bu ürünler antibiyotiklere karşı vücutta dayanıklılık oluşturuyor. Doğrudan alındığında insan ve hayvan bünyesindeki mikroorganizmalarla birleşebiliyor. Böyle gıdalar besin olarak alındığında insan vücudunda allerjik etkilere neden olmaktadır.

ODTÜ’ den Doç. Dr. Candar Gürakan ve arkadaşlarının Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) ile ilgili Türkiye’ de yaptıkları araştırmalarda, ithal tohumlarla üretilen 28 domates örneğinden 22’sinde antibiyotiğe dirençli bakteri geni bulunduğu belirtilmektedir. Bu durum ülkemize gönderilen tohumlarda gen aktarımının yapıldığını açıkça ortaya koymaktadır. Aynı araştırmacılar, değişik illerden alınan 5 mısır örneğinde antibiyotiğe dirençli gen yanında yabancı DNA’ lara da rastlandığını belirtmektedir. Yine, hayvan yemi olarak kullanılan mısırlarda daha güçlü Genetiği Değiştirilmiş Organizmalarla karşılaşılmıştır. Ülkemizde Genetiği Değiştirilmiş Organizmaların özel alanlarda araştırma amaçlı üretildiği ve kontrol edildiği iddia edilse bile, rüzgarlar, arılar ve böceklerin etkisiyle bu özel bitkilere ait polenler geleneksel üretimlere taşınabilmektedir. Bu şekilde genetiği değiştirilmiş ürünler, insan ve hayvanların besin kaynağı olarak kullanılmaktadır. Antibiyotiklere karşı dayanıklı olan bu ürünler insan ve hayvanlarda toksik veya allerjik etkiler oluşturmaktadır. Günümüzde allerjik astıma bağlı solunum yetmezliğinin sık görülmesi dikkatleri çekmektedir. Aynı şekilde otoimmün hastalık olan romatizmal hastalıkların yaygın olması veya tükenmiş bağışıklığın, kanserin temel nedenlerinden biri olduğu düşünülürse, bu hastalıkların güncel ve sık rastlanılması dikkatleri GDO üzerine çekmektedir.

GDO’lu tohumlarla üretilen mahsüllerin ertesi yıl tohumluk olarak kullanılamaması nedeniyle bu ürünlere bağımlılığın getireceği, ekonomik bir yük söz konusudur.

ABD’de 1998 yılında 8.5 milyon hektar alanda genleri değiştirilmiş soya fasulyesi yetiştirildiği düşünülürse, acaba bunlar nerede pazarlanmaktadır.

Günümüzde mısır, domates, soya fasulyesi, patates, kavun gibi gıdaları yemekten korkuyoruz.

Acaba meyvelerin dışı başka içi başka mı olacak!. Korkuyoruz, aldığımız karpuzun içi kavun, portakalın içi limon, kayısının içi incir, kivinin içi mandalin çıkacak diye.

Ne Yapmalıyız?

1. Yerli tohumdan üretilen gıdalar tercih edilmeli.

2. Şekil bozukluğu olan ve normalden iri meyve ve sebzeleri almamalıyız.

3. Ülkemizde Biyo-güvenlik kurulu oluşturulmalı ve işlerlik kazandırılmalıdır.

4. GDO ürünlerini ülkemize girişi yasaklanmalı veya kontrol altına alınmalıdır.

5. Ithal edilmiş GDO’ lu ürünler etiketlenmeli ve ambalajlarında mutlaka belirtilmelidir.

6. Kaçak tohum girişi önlenmelidir

7. Özellikle GDO’ lu ürünlerden olan, ithal soya, mısır, pirinç ve ürünlerine karşı çok duyarlı olmalıyız.

* Yrd. Doç. Dr., ridvan.kete@deu.edu.tr

Kaynaklar

1. Şahin, Ş,. (2004), "Bitkilerde Gen Nakli", Gezgin, Sayı: 5, s: 030-033, TŞOF Plaka Matbaacılık Ticaret ve Sanayi A.Ş.
2. Ackerman, J., (2002), "Gıdalar Nasıl Değişiyor?.", National Geographic Dergisi, Mayıs, s: 97-114. 3. Uslu, F., Kete, R., (2003), "Transgenik Ürünler.", Ekoloji-Çevre Magazin Dergisi, s: 33-35, Izmir.

( Buradan CopyPaste/KopyalaYapıştır Yapılmıştır. )

9 Mayıs 2008 Cuma

FAYDALI BİLGİLER : Hormonsuz gıda nasıl anlaşılır?

Sebze ve meyvelerin dış görünüşü sizi aldatmasın... Peki meyve ve sebzelerin tazeliğinden nasıl emin olabiliriz? Dış görünüş ve yapılarına göre ayırt edebileceğimiz bazı yiyecekler şöyle:


DOMATES : Domates kesildiğinde içi fazlaca boşsa, meyvenin ucunda sivri çıkıntılar ve yuvarlak yapısından farklı bir şekle sahipse, hormonlu olduğundan şüphelenebilirsiniz. Ayrıca hormonlu domateslerde dik kesildiğinde ortasında beyaz ve sert bir tabaka görülür.

SALATALIK : Şekilsiz, bir ucu kalın, bir ucu ince veya yan yana yapışık meyvelere dikkat edin. İçleri adeta sünger gibi, çekirdek evi de kof bir yapıya sahiptir. Tatlarında farklılıklar ve lezzetsizlik vardır.

BİBER : Aşırı büyük ve etli bir görünüme sahiptir. Çekirdek etrafı boş, etli kısımda domatesteki gibi beyaz ve sert bir doku görülür.

PATLICAN : Şekli bozuktur. Kenarında şişlikler görülür. Yan yana yapışıktır. Etli kısmı sünger gibi kof olur.

PATATES : Şekilsiz ve yumruları birbirine yapışıktır. Patateste aşırı gübre ve hormon kullanılırsa içinde kararmalar görülür.

ÇİLEK : Aşırı büyük, çift yapışık ve içleri boştur.

KARPUZ : Hormonlu karpuzların çekirdek evleri boştur. Yendiği zaman aşırı nişasta kokusu verir.


Alıntı : www.bugun.com.tr

29 Nisan 2008 Salı

YEMEK : Brokoliyle domatesi beraber tüketin.

Brokoli son yıllarda geleneksel sebzelerimiz kadar olmasa da sıkça sofralarımızda yer almaya başladı, umarım tüketim sıkılığı daha da artar. Lahana ailesinin bir üyesi ve karnabaharla yakından akraba olan brokoli, önemli anti kanser etkisi olan sulforafan ve indol fitobesinlerini içeriyor. Brokoli ve domates, ayrı ayrı kansere karşı etkinliği tanınmış iki sebze. Ancak yeni bir araştırma, ikisinin günlük diyette beraber tüketiminin prostat kanserine karşı daha da etkin olduğunu ortaya koydu. Brokoli ve domatesi beraber tüketmeye gayret edin. Size bu şekilde bazı tariflerde hazırladım, faydalı olmasını dilerim.

Beslenme bilimi yaklaşık 20 yıldır yapılan araştırmalarla birçok fitobesinin antioksidan olarak çalıştığını ve serbest radikalleri zarar vermeden önce etkisiz hale getirdiklerini biliyordu. Ancak yeni araştırmalar brokolideki fitobesinlerin çok daha derin bir seviyede işe yaradıklarını gösterdi. Bu bileşenler genlerimize detoksta görev alan enzimlerin üretimini artırması sinyalini veriyor. Kansere karşı hücre hasarına karşı bedenimizi koruyor.

Brokoli yemek için beş neden :

1 - Brokoli mide sağlığını destekliyor. Yapılan bir çalışmanın sonucunda araştırmacılar sulforafan açısından zengin brokoli tüketiminin ülserin birincil nedeni olan helikobakter pilori enfeksiyonunu önleyebileceği sonucuna vardılar.

2 - Cilt için brokoli tüketmeye devam edin. Brokoli içindeki Sulforafan aynı zamanda güneşten zarar görmüş cildin onarılmasında da yardımcı oluyor. Bu da brokoli tüketiminin cilt kanseri riskini azaltabileceği anlamına geliyor. Bunlara ek olarak brokoli kalp hastalığı riskini önemli derecede azaltan az sayıda meyve-sebzeden biri.

3 - Katarakt önleyici olduğu düşünülüyor. Haftada iki kereden fazla brokoli yiyen kişilerde katarakt riskinin ayda birden az tüketenlere göre yüzde 23 daha düşük olduğu görüldü.

4 - C vitamini ve kalsiyum içeriği çok iyi. Pişmiş 250 gram brokoli içerdiği 74 miligram kalsiyum ve 123 miligram C vitamini nedeniyle kemikleri güçlendirmek açısından da faydalı. İçerdiği C vitamini ve ayrıca 1359 mikrogram beta karoten ve az miktarda çinko ve selenyum sayesinde bağışıklık sistemini de güçlendiriyor.

5 - Hamileler özellikle tercih etmeli. Özellikle hamileyseniz mutlaka brokoli yiyin. 250 miligram brokoli, 94 mikrogram folik asit sağlıyor. Folik asit olmazsa fetüsün sinir sistemi hücreleri gerektiği şekilde bölünmüyor ve problem ortaya çıkıyor.

Tarifler :

DOMATESLİ BROKOLİ
Malzemeler:
250 gr brokoli (az su veya buharda haşlanmış)
3 adet domates
Yarım su bardağı lor peyniri
1 - 2adet kuru soğan
2 yemek kaşığı sıvıyağ
2 diş sarımsak
Maydanoz
Az tuz
Yapılışı:
Tencereye yağı, soğanı, sarımsağı, tuzu koyup çok kavurmadan yumuşatın domatesleri küp küp ilave edip pişirin. Az pişmiş brokoliyi sotelediğiniz domatese ilave edin. Lor peynirini ekleyin. 180 derecelik fırında üzeri kızarana kadar pişirin. Maydanozla süsleyip sıcak olarak servis yapabilirsiniz.

BROKOLİ ÇORBASI
Malzemeler:
300 gr. brokoli
1 diş sarmısak
1 küçük kutu -200 ml- light süt
1 çorba kaşığı un
2 Yemek kaşığı sıvıyağ
Az tuz
2 domates rendesi
Yapılışı:
Brokolileri sarmısaklarla birlikte buharda beş dakika pişirin veya az suda haşlayın. Derin bir tencerede sıvı yağı ve unu pembeleştirin 4 su bardağı soğuk su ve rende domatesi ekleyin. Kaynayana dek karıştırın. Kaynayınca buharda pişirdiğimiz brokolileri ve sarmısakları ekleyin. 10 dakika kaynadıktan sonra süt ve tuzunu ilave edin. Birkaç dakika daha kaynattıktan sonra ateşten alıp blenderdan geçirin.

BROKOLİLİ OMLET (2 kişilik)
8 - 10 adet brokoli
1 sogan
7 - 8 mantar
2 domates
7 - 8 dal maydanoz
1 çorba kaşığı sıvıyağ
3 yumurta
Tuz, karabiber
Yapılışı:
Sıvıyağını tavada ısıtıp soğanı pembeleştirin. Mantar, brokoli ve zeytinleri ekleyip iki dakika daha kavurun. Ocaktan alıp domates, tuz ve karabiberi ekleyin. Yumurtaları bir kâseye kırın. Maydanoz, tuz ilave edip karıştırın. Brokoli ve mantarlı karışımı yumurtalı karışıma ekleyip karıştırın. Fırında veya yağsız tavada pişirin.

(İnterNetDen)

En Çok Okunanlar...

Fenerbaçe taraftarıyım...

FOTOGRAF

KARİKATÜR ve MİZAH

YARARLI BİLGİLER

OTOMOTİV

Ziyaretçilerim...

Beğendiğim Sözler...

"Şükretmek, yaşamımıza daha çok şey katmanın mutlak yollarından biridir"
Marci SHIMOFF

"Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım."

Necip Fazıl Kısakürek


"Dünya, Kötülük yapanlar yüzünden değil,
sayıları daha çok olduğu halde, seyirci kalıp hiçbir şey yapmayanlar yüzünden tehlikeli bir yerdir."
Albert Einstein.


Güneş; Işık ve Sıcağından yarar sağlamak için kendisine yalvarılmasını beklemez.
Sende güneş gibi ol, beklenen iyiliği senden istenmeden yap...
Epiktetos.



İnsan gülebildiği kadar insandır.
Moliere.


Hiç bir zaman çıktığın kapıyı hızla çarpma, geri dönmek isteyebilirsin.
Don Herald.


Unutma ki, ağzında bal olan Arı 'nın, kuyruğunda da iğnesi vardır..
John Lyly


Hayata değer bir yaşam,Sevmeye değer bir aşk, Dostluğa değer bir arkadaşlıktan asla vazgeçme.
Ne eksik ne fazlasını ara ve Seni üzenle asla uğraşma.
(Bilinmiyor)


Benim başarı konusunda bildiğim tek şey, Başarmak konusundaki kararlılıktır.
William Feather.


İnsan başkalarını aldatma alıştırmasını önce kendinde yapar.
Refik Halit Karay


Ben dostlarımı ne kalbimle ne de aklımla severim.
Olur ya ... Kalp durur ... Akıl unutur ...
Ben dostlarımı ruhumla severim.
O ne durur, ne de unutur ...
Hz.Mevlana

30.11.2007 den itibaren...

***